30 Nisan 2014 Çarşamba

Arkadaş Etkisi

Meryem arkadaşlıklarında bir şekilde hep daha çekinik taraf olarak kalıyor. Arkadaşlarını çok seviyor ve bazen kendi tercihlerini sırf bir arkadaşı ile daha uzun oynayabilmek için geri plana atıyor. Arkadaşının peşinden koşarken bizi bile unutuyor.

Okul çıkışında arkadaşlarından biri ile zıplaya zıplaya gitmeyi çok seviyor. Ashley veya Bella Fay ile el ele tutuşup dışarı gidiyorlar. Bilge de onlara katılmak istiyor. Arkalarından bağırıyor, koşuyor ama Meryem Bilge'yi duymamayı tercih ediyor. Dışarı çıktığımızda bizi değil arkadaşını takip ediyor neredeyse onunla aynı arabaya binecek. Hem biz hem de arkadaşının ailesi zor durumda kalıyor.

Geçtiğimiz günlerde Atahan ile parkta oynuyorlar. Atahan'a babası takla atar mısın diye sordu Atahan'a. Atahan taklaya hiç benzemeyen bir hareket yaptı. Arkasından Meryem de Atahan gibi takla attı. Meryem takla atmasını çok iyi biliyor ama onun için önemli olan arkadaşı ile aynı şeyi yapıyor olmak.

Hayvanat bahçesi gezimiz sırasında Meryem ve Erva hep yanyana idiler. Oyun parkı alanına gelince bu birliktelik beni rahatsız etmeye başladı çünkü Meryem genelde Erva'yı takip ediyordu. Yemek yeme sırasında Meryem masaya oturdu hızlı bir şekilde birkaç şey atıştırdı. Erva hala oyuna devam ediyordu. Meryem hem kendi için hem de Erva için Quesedilla alarak Ervan'nın yanında oynamaya gitti. Kısa bir süre sonra geldi "bu Quesedilla yere düştü, benim değil Erva'nın" diyerek. Sonra kendisine çikolatalı süt alarak gitti. Hemen sonra Erva da istiyor diyerek geldi. Sesimi çıkarmadan sütü verdim. Bir süre sonra baktım Erva Meryem'in sallandığı salıncağa binmek istiyor ve doğal olarak Meryem yerini vermek istemiyor. Erva biraz ısrar ettikten sonra gitti. İçimde bir zafer hissi oldu. Sonuçta Meryem istediği bir şey konusunda ısrarcı olmuştu. Bir süre sonra Meryem üzülerek Erva'ya "Erva beni seviyor musun" diyerek yalvarır bir şekilde soruyor. Erva ise hiç oralı olmuyor. Sanki biraz önceki olayın acısını kızımdan çıkarıyordu. Erva Beyza ile oynamaya başladı. Meryem ise onların peşlerinde ve sürekli olarak Erva'ya onu sevip sevmediğini soruyor. Bu duruma artık tahammül edemedim ve Meryem'i salıncağın oraya çağırdım. Onu sallayarak ona arkadaşlık etmeye çalıştım. Bir süre sonra Erva geldi. Meryem Erva'ya sallanıp sallanmak istemediğini sordu. Neyse ki yandaki salıncak boşalmıştı ve Erva da o salıncağa bindi. Meryem tekrar sordu "Erva beni seviyor musun?" Erva biraz umursamaz bir şekilde "evet" dedi.

Dün gözlem odasında Meryem'i gözlemliyorum. Atıştırmalık zamanı. Meryem masada gayet neşeli. Karşısında Ashley oturuyor. Bir yanında Aaron diğer bir yanında Mr. Andy. Meryem hepsiyle birlikte sohbet ediyor, şakalar yapıyor ve gayet mutlu.

Masadan kalkıp oyun alanına geçiyorlar. Meryem bir süre legolarla oynadıktan sonra Ashely'in olduğu masaya geçiyor. Onunla oynamak istiyor. Oyuncağını onunla paylaşıp paylaşmayacağını soruyor. Ashley olumsuz yanıt veriyor. Üstüne üstlük oyuncağını  Medha ile paylaşıyor. Meryem bir süre onları seyrediyor. Tekrar tekrar onunla oynayıp oynamayacaklarını soruyor. Mr. Andy'nın yanına gidiyor ve bu durumu paylaşıyor. Mr. Andy Ashley'e birşey söylüyor ama problemi tabii ki çözmüyor. Meryem pes etmiş bir şekilde bir köşeye kıvrılıyor ve orada sessizce oturuyor. Ashley'nin umrunda bile değil.


Toplu grup zamanına geçiyorlar. Meryem olanca sessizliği ile Aaron'un yanında bulduğu bir boşluğa oturuyor.



Bu durum bizim canımızı acıtıyor. Meryem'in güçlü olmasını istiyoruz. Kendinden emin olmasını ve kararlarının arkasında durabilmesini istiyoruz. Bu başkaları üzerine hakimiyet kurmak demek değil. Bazı çocuklarda bu üstünlük isteği çok daha bariz oluyor. Anne babalar hatta bunu liderlik olarak nitelendirerek gurur duyuyorlar. Meryem'in liderlik vasıflarını geliştirmesi konusunda onunla daha çok ilgilenmemiz gerektiğini biliyoruz. Ancak Meryem'in bu davranışlarının arkasında onda baskın olan arkadaşlık ve paylaşma duygusunu da yatsımamak gerekiyor. O sevgisini ve mutluluğunu paylaşmak istiyor. Onun için önemli olan arkadaşı ile birlikte vakit geçirmek. Bu bazen kendi tercihlerini diğerlerinin arkasına koymak olsa da. Kendine göre çıkış yolları buluyor. Mesela oyun sırasında Ashley hep anne rolünü üstlenip hiç kimseye vermediği için Meryem ara sıra Ashley ile ara sıra Bella Fay ile oynadığını söylüyor. Ashley ile oynarken roller baştan belli. Ashley anne, Kit bebek ve Meryem büyük abla. Bella Fay ile oynarken daha çeşitli rol dağılımı yaptıkları için onunla oynamayı Ashley ile oynamaya tercih etmeye başladı son zamanlarda. Ablamın kızı Gülfem ile oynarken de çok problem yaşıyorlar. Yine aynı benim istediğim olsun dayatması ile karşı karşıya kalıyor ve bu onu bazen mutsuz ediyor. Bana geçen gün soruyordu. Anne benim istediklerimi Gülfem istemezse ne yapabilirim diye. Birlikte ortak bir çözüm bulabilirsiniz dediğimde "ya onu da istemezse onun istediğini yaparız o zaman değil mi?" Meryem çözüm istiyordu, problem değil. Bu onun ezik bir kişilik olması veya çevresindeki olan biteni farketmemesi ile ilgili birley değildi. Bütün olanların farkındaydı ama birlikte oynayacağı, onu sevecek ve onun seveceği arkadaşlarının olma isteği diğer herşeyin önüne geçiyordu.

Bu durum bizi üzse de bir açıdan baktığımda Meryem'deki bazı karakter özelliklerini daha iyi farkediyor ve onunla gurur duyuyoruz. Okulun uluslararası gecesinde Meryem yine Ashley ile birlikte oynarken onlar arasında geçen bir konuşmaya kulak misafiri oldum. Ashley konuşuyor "Medha koridorda geçerken bize çarptığında yanlışlıkla olduğunu söyledi. Aslında bence öyle olmadı. Bilerek yaptı." Meryem karşılığında hiç birşey demedi. Gülüp oynamaya devam etti. Ashley'in bu konuşması beni ürpertti. Bu çocuk daha beş yaşında ve bunları düşünüyor. Meryem'in arkadaşları hakkında böyle konuşmalarda bulunmasını istemeyeceğimi düşündüm o an. Bu zaman zaman daha az baskın olmak demek olsa bile. Meryem'in koruyucu, birleştirici ve merhametli yanları ile birkez daha gurur duydum.

Anne-baba olarak bize düşen çocuklarımızın daha az baskın olan özelliklerini kuvvetlendirmeye çalışmak. Ancak bunun yanında çocuklarımızdaki zenginliklerin farkına varmak ve herşeyin öyle dışarıdan görüldüğü gibi basit olmadığının farkındalığını taşımak sanırım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder